Boksun çok vahşi ve hatta iğrenç bir spor olduğunu düşünebilirsin. Bir dakika o zaman burda ne işin var sigigit lan.. Evet arkadaşlar biz bize kaldığımıza göre bazı ön yargıları parça pinçik etmeye başlayabilirim. Pek tabi bunu yaparken bilim adamı kişiliğimden ve bilimin bizzat kendisinden faydalanmak isterdim ama google akademik sağolsun gerek kalmadı. Minibüs yolunda büfe sahibi adamsın ne bilimi dediğinizi duymamış olmayı isterdim. Unutmayın ki her güzel çift kaşarlı veya goralı bilimle yoğrulup hazırlanır. Kaşar ve sucuğun ince kesimi geometri, sosisin içeriği ise kimyadan faidelenmek sureti ile oluşturulur ve hizmete sunulur. Yine hatırlatmakta fayda var, yanında içtiğiniz kolanın formülü de hala bir sır (bir de bizdeki ayranınki). E ne oldu bilim karşıtları, şakirtler, apışıp kaldınız. Konuya dönüyorum ve soruyorum ''Boks sert bir spor evet ama ne kadar sert? Çok fazla sakatlık riski var mı? Ben dünyaya yeni düşmüş bir uzaylıyım ve iki yetişkin insanın birbirlerinin kafasını gözünü patlatmak suretiyle yaptıkları şey her ne ise buna spor demek oldukça zor, zira dünyaya gelmeden, türkçe-uzaylıca sözlüğe baktım ve sporun tanımı ile bu ring üzerinde yapılanın çok da örtüşmediğini söylemeliyim.''
Cevaplara hemen geçmek istiyorum ama cemaatimize yeni teşrif etmiş olan uzaylı kardeşimize iki çift lafım olacak ''senin o yeşil g.tünü s.kerim a.na kodumun kurbaası''. Biraz daha makul cevaplamam gerekirse; iki yetişkinin ringde birbirinin kafasını patlatma çabası olarak bakarsan biraz yanılman mümkün Badi kardeş. Tıpkı bu yaz mevsiminin başında İstanbul' un bazı semtlerinde gördüğümüz iki taraftan sadece birinin diğer tarafın kafasını patlatma çabasına demokrasi diyemeyeceğimiz gibi senin tarif ettiğin şeye de boks değil dövüş denir. Ringe çıkan iki sıradan insan bu amaçla ancak kavga edebilirler. İki boksör ise boks yapar. 25 yaşındaki bir boksör -amatör veya profesyonel- spora başladığı günden bu yana, yaklaşık 5 milyon kere ip atlar, 500 bin yumruk atar, 300bin civarı mekik çeker, 7500km koşar. En az iki kere burnu, bir o kadar da parmağı kırılır. Sadece yüzünde minimum 10 dikiş olur (evet bazen kafa patlaması yaşanabiliyor). Dolayısıyla yaptığı spora kafa-göz patlatmak dediğini duyarsa az önce saydığım tüm tıbbi durumları çok kısa bir zaman diliminde yaşaman söz konusu olabilir. Şüphesiz antrenmanlar bunlarla sınırlı değil ama sayılabilir olanlardan iyimser örnekler vermeye çalıştım.
Sakatlık konusu ise hiç sanıldığı gibi değil. Amatör olarak boks yapmak istiyorsanız emin olun daha güvenli çok az spor var. Tenis, sörf, yüzme ve hatta evde ütü yapmak bile bokstan daha tehlikeli (gerçi bir çok kadından ütü yapmasını istemek, ricacı taraf için daha korkunç sonuçlar doğurabilir). Tabi bunları söylerken bol alkollü masada bazı arkadaşlar gibi atıp tutmuyor, bilimsel veriler ile konuşuyoruz. Amarikanlar yapıyor efendim istatistiğin kralını. Ulusal Elektronik Sakatlık Kayıt Sistemi olarak ifade edilen sistem ülkenin tüm hastane kayıtlarına göre yıllık sürveyans raporları hazırlıyor (sürveyans ne mi demek, bunu okuyorsan internet ve google kelimelerini en az 1 kere duymuşsun demektir, yorma beni). Bu raporlara göre 2012 yılında boks sakatlıklarına bağlı hastane başvuru sayısı 20203 ve bu vakaların 238’ inde hastane tedavisine gerek duyulmuş. Peki oldukça güvenli sayılabilecek vücut ağırlığının minimize edildiği havuz sporlarında durum nasıl sence? 190347 vaka ve 9554 hastane yatışı. Futbol, basketbol, Amerikan futbolu, bisiklet, jimnastik gibi sporlarda her bir branş için hastane başvuru sayısı yılda ortalama 500bin civarı. Önceki yıllardaki rakamlar da benzer özellikte.
Şüphesiz burada boks lehine bir avantaj söz
konusu. Takım sporlarına göre bireysel bir spor olması ve bir boksörün yılda
çıkabileceği müsabaka sayısının sınırlı olması bu anlamda belirleyici faktörler.
Sonuçta bir futbolcu her hafta maça çıkabilir ve en az 3 de antrenman yapar. Ancak
olaya sadece matematik olarak bakarsak, doğru yorumlamak mümkün olmayabilir. Fikrinizin
değişmesi için bir boksörün haftalık antrenman çizelgesine bakmanızı ya da daha
iyisi tüm hafta boyunca antrenmanlarını izlemenizi (özellikle sparringleri) tavsiye
ederim.
Peki ‘boksta en korkulan sakatlık nedir?’
diye sorsam cevap ne ya da başka bir deyişle kim olurdu? Sanırım sonuç sağ
üst köşede Fraizer’ ı bakkala gönderen adamda birleşiyor. O zaman buna yanıtımız İskandinavya’ dan gelsin. Mikrofonlarımız Ullevi Stadyumu’ nda söz spikerimiz
Toros Doyuran’ da. İsveç’ li bilim adamları amatör boksörlerle futbolcuları ve
atletleri kronik beyin hasarı açısından karşılaştırmışlar. Boksörler adına tek
olumsuz sonuç düşük entellektüel düzeyleri olmuş (benim de tanıdığım bir tane var mesela). Bunun dışındaki BT ve MR
incelemeleri ile bilişsel fonksiyon testleri arasında herhangi bir fark tespit
edilmemiş. Bu noktada önemli bir yol ayrımı karşımıza çıkıyor; amatör ve
profesyonel boks. Malum profesyonel boks adı ile müsemma olimpik bir branş
değil. Dolayısı ile taşıdığı riskler açısından amatör boks ile neredeyse bambaşka
iki spor dalı. Biri toplam 9 dakika diğeri ise en az 12 en fazla 45 dakika
sürebilir. Kask kullanımı amatör boksta söz konusu iken profesyonel boksta
sadece malum bölgenin korunması söz konusudur.
Amerikan Pediyatri Akademisi de bu
konulara dikkat çekiyor ve boksun her anlamda çocuklar ve genç erişkinler için
uygun bir spor olmadığını ifade ediyor. Hatta bazı akademisyenler boksun
olimpik bir branş olmaması gerektiğini söyleyip işi bir adım ileri götürerek televizyonda yayınlanmasının da yasaklanması yönünde görüş bildiriyorlar. Bu konuda ileri
sürülen iddiaların dayanağını da bugüne kadar toplam 700 ü aşkın boksörün
müsabaka esnasında veya hemen sonrasında hayatını kaybetmesi ve uzun dönemde demans ve
Parkinson hastalıklarının sıklığında meydana gelen artış oluşturuyor. Dikkatten kaçan önemli bir nokta ise bahsi geçen
ölümlerin 3 te 2 sinin 1970 öncesindeki karşılaşmalarda meydana gelmiş olması. O
dönemdeki profesyonel maçlara bakılacak olursa, hakemlerin ciddi anlamda
insanlık dışı uygulamaları göze çarpacaktır. Neredeyse taraflardan biri şuurunu
kaybetmeden maçın bitmesine müsaade etmeyen hakemler bu istatistikte önemli pay
sahibi diye düşünüyorum. Ama bir Joe Cortez öyle mi, ya da Kenny Bayless (Steve Smoger için
aynı şeyleri söylemek mümkün değil zira adamın idare ettiği her maç klasikler
arasına giriyor, gerçi Cortez’ i yazdıktan sonra aklıma geldi ama silmek de
istemedim. Son Floyd-Ortiz maçını felaket yönetip Ortiz’in hırpalanmasına müsaade
ettiğini unutmamalı. Bu nasıl bir parantez arkadaş bari paragraf yapsaydın.)? Sonuç
olarak olumsuz istatistiklerin hemen hepsi profesyonel boksla ve tarih öncesi,
neredeyse kural ve sporcu sağlığı gözetilmeyen dönemle ilişkili görünmektedir.
Aynı Amerikan Pediyatri Akademisi, amatör
boksun çocuklarda, disiplin, çeviklik, kendini koruma, güç, karakter, cesaret
ve özgüvenin gelişmesi için diğer sporlara göre önemli bir artısı olduğunu da
ifade etmek zorunda kalıyor. Yine benzer yaş grubunda yapılan rugby, buz
hokeyi, beyzbol, basketbol ve hatta cheerleading ( ne diyem, amigo kızlık mı
diyem) gibi sporlarda çok daha fazla sakatlık görülme riski olduğunun da altını
çiziyor (böyle adam olun adam). Ancak aileleri ve gençleri uyaralım da daha
güvenli sporlara yönlendirelim falan filan da demişler yazıda, gerisi tırı vırı.
Bu ne oldu arkadaş, nasıl uzadı bu kadar mevzu
ben de bilmiyorum. İş güç yok hava soğudu, işler kesat, vakit bol, ondan
oluyor. Kıssadan hisse boksun vahşi olduğunu düşünen futbolsever kardeşim,
sözüm sana. Bu düşüncelerini eğer imkanın varsa Eduardo Silva, Djibril Cisse,
Stan Collymore, Uche ya da Okan Buruk’ la da bir paylaş bakalım ne diyecekler.
Bir sözüm de anne babalara olacak. Bu kadar istatistik vs kafalar karışmış
olabilir, hala içinizde boks ile ilgili derin şüpheler barındırıyor
olabilirsiniz, çok doğal. Çocuğunuzu spora yönlendirmek istiyorsanız tabi ki
seçim sizin ama benim naçizane bir tavsiyem olacak. Sakın verme lan çocuğu
boksa falan , kafa-göz yarılacak, gerizekalı mı olacak belli değil. Kolay mı
lan çocuk yetiştirmek, mitozla mı yapılıyor bebek dediğin? Aman ha sakın.
Boksketbol daha tehlikeli.
YanıtlaSilhttp://www.ntvspor.net/video-galeri/pirede-yumruklar-konustu