Ana içeriğe atla

Boks mu ıyy çok vahşi !!!


    Boksun çok vahşi ve hatta iğrenç bir spor olduğunu düşünebilirsin. Bir dakika o zaman burda ne işin var sigigit lan.. Evet arkadaşlar biz bize kaldığımıza göre bazı ön yargıları parça pinçik etmeye başlayabilirim. Pek tabi bunu yaparken bilim adamı kişiliğimden ve bilimin bizzat kendisinden faydalanmak isterdim ama google akademik sağolsun gerek kalmadı. Minibüs yolunda büfe sahibi adamsın ne bilimi dediğinizi duymamış olmayı isterdim. Unutmayın ki her güzel çift kaşarlı veya goralı bilimle yoğrulup hazırlanır. Kaşar ve sucuğun ince kesimi geometri, sosisin içeriği ise kimyadan faidelenmek sureti ile oluşturulur ve hizmete sunulur. Yine hatırlatmakta fayda var, yanında içtiğiniz kolanın formülü de hala bir sır (bir de bizdeki ayranınki). E ne oldu bilim karşıtları, şakirtler, apışıp kaldınız. Konuya dönüyorum ve soruyorum ''Boks sert bir spor evet ama ne kadar sert? Çok fazla sakatlık riski var mı? Ben dünyaya yeni düşmüş bir uzaylıyım ve iki yetişkin insanın birbirlerinin kafasını gözünü patlatmak suretiyle yaptıkları şey her ne ise buna spor demek oldukça zor, zira dünyaya gelmeden, türkçe-uzaylıca sözlüğe baktım ve sporun tanımı ile bu ring üzerinde yapılanın çok da örtüşmediğini söylemeliyim.''
    Cevaplara hemen geçmek istiyorum ama cemaatimize yeni teşrif etmiş olan uzaylı kardeşimize iki çift lafım olacak ''senin o yeşil g.tünü s.kerim a.na kodumun kurbaası''. Biraz daha makul cevaplamam gerekirse; iki yetişkinin ringde birbirinin kafasını patlatma çabası olarak bakarsan biraz yanılman mümkün Badi kardeş. Tıpkı bu yaz mevsiminin başında İstanbul' un bazı semtlerinde gördüğümüz iki taraftan sadece birinin diğer tarafın kafasını patlatma çabasına demokrasi diyemeyeceğimiz gibi senin tarif ettiğin şeye de boks değil dövüş denir. Ringe çıkan iki sıradan insan bu amaçla ancak kavga edebilirler. İki boksör ise boks yapar. 25 yaşındaki bir boksör -amatör veya profesyonel- spora başladığı günden bu yana, yaklaşık 5 milyon kere ip atlar, 500 bin yumruk atar, 300bin civarı mekik çeker, 7500km koşar. En az iki kere burnu, bir o kadar da parmağı kırılır. Sadece yüzünde minimum 10 dikiş olur (evet bazen kafa patlaması yaşanabiliyor). Dolayısıyla yaptığı spora kafa-göz patlatmak dediğini duyarsa az önce saydığım tüm tıbbi durumları çok kısa bir zaman diliminde yaşaman söz konusu olabilir. Şüphesiz antrenmanlar bunlarla sınırlı değil ama sayılabilir olanlardan iyimser örnekler vermeye çalıştım.
    Sakatlık konusu ise hiç sanıldığı gibi değil. Amatör olarak boks yapmak istiyorsanız emin olun daha güvenli çok az spor var. Tenis, sörf, yüzme ve hatta evde ütü yapmak bile bokstan daha tehlikeli (gerçi bir çok kadından ütü yapmasını istemek, ricacı taraf için daha korkunç sonuçlar doğurabilir). Tabi bunları söylerken bol alkollü masada bazı arkadaşlar gibi atıp tutmuyor, bilimsel veriler ile konuşuyoruz. Amarikanlar yapıyor efendim istatistiğin kralını. Ulusal Elektronik Sakatlık Kayıt Sistemi olarak ifade edilen sistem ülkenin tüm hastane kayıtlarına göre yıllık sürveyans raporları hazırlıyor (sürveyans ne mi demek, bunu okuyorsan internet ve google kelimelerini en az 1 kere duymuşsun demektir, yorma beni). Bu raporlara göre 2012 yılında boks sakatlıklarına bağlı hastane başvuru sayısı 20203 ve bu vakaların 238’ inde hastane tedavisine gerek duyulmuş. Peki oldukça güvenli sayılabilecek vücut ağırlığının minimize edildiği havuz sporlarında durum nasıl sence? 190347 vaka ve 9554 hastane yatışı. Futbol, basketbol, Amerikan futbolu, bisiklet, jimnastik gibi sporlarda her bir branş için hastane başvuru sayısı yılda ortalama 500bin civarı. Önceki yıllardaki rakamlar da benzer özellikte.
    Şüphesiz burada boks lehine bir avantaj söz konusu. Takım sporlarına göre bireysel bir spor olması ve bir boksörün yılda çıkabileceği müsabaka sayısının sınırlı olması bu anlamda belirleyici faktörler. Sonuçta bir futbolcu her hafta maça çıkabilir ve en az 3 de antrenman yapar. Ancak olaya sadece matematik olarak bakarsak, doğru yorumlamak mümkün olmayabilir. Fikrinizin değişmesi için bir boksörün haftalık antrenman çizelgesine bakmanızı ya da daha iyisi tüm hafta boyunca antrenmanlarını izlemenizi (özellikle sparringleri) tavsiye ederim.
    Peki ‘boksta en korkulan sakatlık nedir?’ diye sorsam cevap ne ya da başka bir deyişle kim olurdu? Sanırım sonuç sağ üst köşede Fraizer’ ı bakkala gönderen adamda birleşiyor. O zaman buna yanıtımız İskandinavya’ dan gelsin. Mikrofonlarımız Ullevi Stadyumu’ nda söz spikerimiz Toros Doyuran’ da. İsveç’ li bilim adamları amatör boksörlerle futbolcuları ve atletleri kronik beyin hasarı açısından karşılaştırmışlar. Boksörler adına tek olumsuz sonuç düşük entellektüel düzeyleri olmuş (benim de tanıdığım bir tane var mesela). Bunun dışındaki BT ve MR incelemeleri ile bilişsel fonksiyon testleri arasında herhangi bir fark tespit edilmemiş. Bu noktada önemli bir yol ayrımı karşımıza çıkıyor; amatör ve profesyonel boks. Malum profesyonel boks adı ile müsemma olimpik bir branş değil. Dolayısı ile taşıdığı riskler açısından amatör boks ile neredeyse bambaşka iki spor dalı. Biri toplam 9 dakika diğeri ise en az 12 en fazla 45 dakika sürebilir. Kask kullanımı amatör boksta söz konusu iken profesyonel boksta sadece malum bölgenin korunması söz konusudur.
    Amerikan Pediyatri Akademisi de bu konulara dikkat çekiyor ve boksun her anlamda çocuklar ve genç erişkinler için uygun bir spor olmadığını ifade ediyor. Hatta bazı akademisyenler boksun olimpik bir branş olmaması gerektiğini söyleyip işi bir adım ileri götürerek televizyonda yayınlanmasının da yasaklanması yönünde görüş bildiriyorlar. Bu konuda ileri sürülen iddiaların dayanağını da bugüne kadar toplam 700 ü aşkın boksörün müsabaka esnasında veya hemen sonrasında hayatını kaybetmesi ve uzun dönemde demans ve Parkinson hastalıklarının sıklığında meydana gelen artış  oluşturuyor. Dikkatten  kaçan önemli bir nokta ise bahsi geçen ölümlerin 3 te 2 sinin 1970 öncesindeki karşılaşmalarda meydana gelmiş olması. O dönemdeki profesyonel maçlara bakılacak olursa, hakemlerin ciddi anlamda insanlık dışı uygulamaları göze çarpacaktır. Neredeyse taraflardan biri şuurunu kaybetmeden maçın bitmesine müsaade etmeyen hakemler bu istatistikte önemli pay sahibi diye düşünüyorum. Ama bir Joe Cortez öyle mi, ya da Kenny Bayless (Steve Smoger için aynı şeyleri söylemek mümkün değil zira adamın idare ettiği her maç klasikler arasına giriyor, gerçi Cortez’ i yazdıktan sonra aklıma geldi ama silmek de istemedim. Son Floyd-Ortiz maçını felaket yönetip Ortiz’in hırpalanmasına müsaade ettiğini unutmamalı. Bu nasıl bir parantez arkadaş bari paragraf yapsaydın.)? Sonuç olarak olumsuz istatistiklerin hemen hepsi profesyonel boksla ve tarih öncesi, neredeyse kural ve sporcu sağlığı gözetilmeyen dönemle ilişkili görünmektedir.
    Aynı Amerikan Pediyatri Akademisi, amatör boksun çocuklarda, disiplin, çeviklik, kendini koruma, güç, karakter, cesaret ve özgüvenin gelişmesi için diğer sporlara göre önemli bir artısı olduğunu da ifade etmek zorunda kalıyor. Yine benzer yaş grubunda yapılan rugby, buz hokeyi, beyzbol, basketbol ve hatta cheerleading ( ne diyem, amigo kızlık mı diyem) gibi sporlarda çok daha fazla sakatlık görülme riski olduğunun da altını çiziyor (böyle adam olun adam). Ancak aileleri ve gençleri uyaralım da daha güvenli sporlara yönlendirelim falan filan da demişler yazıda, gerisi tırı vırı.
    Bu ne oldu arkadaş, nasıl uzadı bu kadar mevzu ben de bilmiyorum. İş güç yok hava soğudu, işler kesat, vakit bol, ondan oluyor. Kıssadan hisse boksun vahşi olduğunu düşünen futbolsever kardeşim, sözüm sana. Bu düşüncelerini eğer imkanın varsa Eduardo Silva, Djibril Cisse, Stan Collymore, Uche ya da Okan Buruk’ la da bir paylaş bakalım ne diyecekler. Bir sözüm de anne babalara olacak. Bu kadar istatistik vs kafalar karışmış olabilir, hala içinizde boks ile ilgili derin şüpheler barındırıyor olabilirsiniz, çok doğal. Çocuğunuzu spora yönlendirmek istiyorsanız tabi ki seçim sizin ama benim naçizane bir tavsiyem olacak. Sakın verme lan çocuğu boksa falan , kafa-göz yarılacak, gerizekalı mı olacak belli değil. Kolay mı lan çocuk yetiştirmek, mitozla mı yapılıyor bebek dediğin? Aman ha sakın.
 

Yorumlar

  1. Boksketbol daha tehlikeli.

    http://www.ntvspor.net/video-galeri/pirede-yumruklar-konustu

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yerli ve Milli Dünya Şampiyonu - İhtimaller Denizi

     'Neredeyim bilmiyorum/Her taraf sisler içinde/Ateşim yok yanıyorum/İhtimaller denizinde' Memleketin en müstesna Rock gruplarından Yüksek Sadakat' e ait bu güfte ile bahsi geçen denizde  uzun ve zorlu parkur yüzüşünü gerçekleştirmeye en yakın sporcumuzun 3. raundun sonunda bana hissettirdikleri ne yazık ki benzer. Muhtemelen yerden kalkmaya çalışırken Avni Yıldırım da buna benzer şeyler hissetmiştir.      Yıllar yılı profesyonel boks arenasında sayıları bir elin parmağını geçmeyecek Türk boksör, bizleri bu denizden karaya ulaşma ve hatta çıktıkları karada bir yaşam formu oluşturma konusunda heyecanlandırdı. Yaşam formundan kastım, anlaşılacağı üzere, bu büyük arenada söz sahibi olacak yeni boksörler,  antrenörler, organizatörler, tesisler ve hatta turnuvalar çıkarabilmekti. Ama olmadı. Temel boks becerilerini farklı kuşaklarda göç ettikleri Avrupa ülkelerinde edinen Türk ailelerinin çocukları ve onların elde ettiği başarılar şüphesiz guru...

Edwin Valero ve aşırı acıklı hikayesi

      Her ölüm erkendir, kabul. Cemal Süreya' ya itirazımız yok ama bazılarınınki daha çok yakar içi. Azrail' in gözdesi olurlar, kısa hayatlarına en büyük sevgileri, en büyük acıları, en büyük dostlukları, en büyük başarıları ve en büyük hataları sığdırabilmis kişiler. Edwin de çok farklı bir hayat yaşamadı aslında 30 yılı bulmayan ömründe. 12 yaşında boksa başlayıp, profesyonel olduktan sonra ilk 18 maçının tamamını 1. raundlarda nakavtla kazanarak erişilmesi zor bir rekora imza attı. Gerçi rekor Tyrone Brunson tarafından daha sonra kırıldı ama bu başka bir yazı konusu. Venezuella' nın zorlu mahallelerinden birinde çocukluğunu geçiren Edwin, amatör zamanında ciddi bir motorsiklet kazasında başından yaralandı. Hatta bu beyin hasarı Amerika' da boks yapmasına engel oldu. Konsey MR raporlarına bakıp kalıcı beyin hasarı ihtimali yüzünden lisans vermeyince 2004 ten itibaren uzakdoğu ( özellikle Japonya) ve ülkesinde maçlara çıktı. Featherweightde önüne çıkan herk...

Joshua vs Parker: İki testiden biri kırılır mı?

    Mart ayının son gününde, iki yenilgisiz ağır sıklet, tüm kemerlerini ortaya koyacaklar (geriye sadece Wilder' da olan WBC kalacak). Biri artık namağlup olmayacak (şüphesiz beraberlik de bir seçenek ama bence uzak bir ihtimal). Ve yine tahminimce iki testiden biri kırılacak. Yani bana göre puanla bitmeyecek bir karşılaşma olacak. Erken bir final beklemiyorum, zira her iki boksörün de en az birkaç raund birbirlerini tartmaları muhtemel. Bu seviyede iki boksörün, ünvan birleştirme maçı ise söz konusu olan, sonuca etki eden en önemli faktör; her ikisinin de ne ile karşı karşıya oldukları konusunda kesin bir fikirlerinin olmayışı diye düşünüyorum. Sonuçta benzer yaşta, fizikte ve yaklaşık aynı oyun planına sahip iki şampiyondan söz ediyoruz. Geçmişteki rakipleri açısından bakılınca Joshua' nın bir adım önde olduğunu düşünebilirsiniz. Yine popülarite, KO yüzdesi, saf güç anlamında da AJ bir tık önde belki. Ama konu, ton ya da tonlar gücünde vurabilen iki ağır sıkletin mücad...