Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Supersix kesmedi, Super10 verelim..

Ağır sıklet kan ağlıyor malum, 2 kardeş önlerine geleni patır patır dövüyor. Mahallenin çift dikiş liseli kabadayı abileri gibi şu anki durumları. Gerçi genç irisi çikolata renkli bir orta son öğrencisi onlara kafa tutuyor ama bakalım. Welterweight ise 2 adamın maçını beklemekten başka tat vermiyor ki zaten o da kabak tadı verdi. Buna mukabil super middleweight ise alev alev. Son dönemlerde bazı aksaklıklar yaşansa da, boks dünyasının en akıllıca planlanmış turnuvası SuperSix. Buradan yola çıkarak bu sıkletin en gözde isimleri ile ilgili bir nevi -evet basketboldan arak- Power Rankings yapmayı deneyeceğim. Bu sıralamanın tamamen kişisel ve listelerden bağımsız olduğunu belirtmeliyim. 1. Andre Ward 23(13)-0-0: Bu çocukta iş var. Tekniği, sürati, devamlılığı üst düzeyde. Son 2 yılda  Edison Miranda ile birlikte bu listede yer alacak olan iki boksörden Mikkel Kessler ve Allan Green' i yendi. 14 Mayıs' ta ise Arthur Abraham ile çarpışacak. Halen WBA super? kemeri onda. Amatör kar

Solis ve Öner..

Büyük maç, ‘80 ülke izliyor’ ‘ağı r siklet’ ‘WBC’ ‘17 maç 12 KO’ gibi kelimelerin cümle için de kullanılması organizasyonun ne kadar önemli olduğunu gösterse de biz net biçimde tek ilgi çekenin Vitali Klitschko olduğunu biliyorduk. Adamın biri,  44 maç yapıp 42 galibiyet 39 KO ’lu bir karneyi hem de 39 ya ş ı nda hala çok güçlü bir şekilde taşıyorsa ona sadece bravo denir. Diğer tarafta maça çıkarken kazanmak isteyen isim olarak Solis'i değil, menajeri Ahmet Öner’ i gördük. Rakibinin yüzüne bakamayan, suratında benim burada ne i şim var endişesi olan S olis' in görece  kısa boyuyla uzaktan atacağı yumrukları ve hızla içeri girerken de aniden yiyeceği kontraları maçın başında bekledik. Oysa Tyson, David Tua gibi benzer vücut yapısındaki önemli boksörler yıllarca yakın ve indirici yumruklarla ayakta kaldılar. Biz boks severler beklediğimizle kaldık.   Son olarak şunu söylemek isterim ; bu tip maçlar ı ya da  böyle 'challenger' ları görmeden, sadece Sinan’a göbek çevres

Sağol be Sinan..

   Biz ‘Türkiye’ de boksu Muhammet Ali ile öğrendik, sevdik’ cümlesini duyduk.Oysa ben ve yaşıtlarımız Rocky’ e borçluyuz boks sevgisini. Tabii boksu sadece dövüş olarak görenler Rocky’ de kalırken spor olarak görenler de biraz daha ileri giderek, Eyüp Can, Vedat Tutuk, Kibar Tatar’ ı izlemeye ve öğrenmeye başladı. Boks sporu ABD dışında amatör olarak   Küba ve SSCB de yüksek düzeyde yapılmaktaydı. Profesyonel olarak da etkilerini göstermekte gecikmediler.              Oysa Türkiye, biraz önce adını aralarında anmadığımız ama ABD dışında ikinci bir profesyonel boks merkezi haline gelen   Almanya’ da yetişmiş, profesyonel boksta büyük başarılara imza atan, benim gözümde sadece boksör değil, bir savaşçı, spor filozofu, güçlü yumruğu ve sağlam çenesiyle ön plana çıkan Sinan Şamil Sam sayesinde bu sporu tekrar hatırlamıştır. Teşekkürler Sinan ve geçmiş olsun.       

Magee, Bute' ye hafif geldi.

   Bazılarına göre şu an süperorta sıkletin 1 numarası olan Romen boksör Lucian Bute, yine dişine göre bir rakip bulamadı. Bana sorsaydı en az 5 sağlam adam sayardım süperortada ama kendisi Supersix turnuvasına dahil olmadığı için bu adamlarla karşılaşma şansı şimdilik uzak ihtimal. Bence profesyonel boksun şu an için en iyi sıkleti süperorta için uzun bir yazı yakında buralarda olacak. Maça gelince, üst üste 10 maç kazanan İngiliz Brian Magee'nin bu maça çıkmayı sonuna kadar hakettiği bir gerçek. Ancak ne yazık ki o kalibrede olmadığı da. Nitekim 10. raundda, Bute, baştan sona önde götürdüğü maçı tko ile kazandı. Esas soru, Bute' nin Andre Ward, Carl Froch, Mikkel Kessler, Kelly Pavlik veya sakatlıktan sağlam dönecek bir Andre Dirrell ve hatta son dönemde dayak arsızına dönse de Arthur Abraham karşısında neler yapabileceği. Listede bu kadar üst düzey boksör barındıran süperorta sıklette, ben liste yapacak olsam 1 numarayı boş bırakır herkesin birbirini dövmesini !! beklerdim..

Yuriorkis Gamboa, Juan Manuel Lopez maçına hazır.

Gamboa, featherweight de yenilgisizliğini sürdürdü, tıpkı bir sonraki muhtemel rakibi Lopez gibi. JM Lopez, 16 Nisan' da, bir önceki maçında Gamboa' ya sayı ile mağlup olan Orlando Salido ile karşılaşacak. Dün geceki maçta ise resimde de görüldüğü gibi Gamboa, rakibi Jorge Solis' i toplam 5 kere yere yatırıp, 4. raundda maçı TKO ile kazandı.  Maçtan sonra Meksikalı Solis' in söyledikleri ilginçti. ''Bana neyin çarptığını anlamadım, çok fazla yumruk aldım. Daha önce Pacquiao ile de karşılaştım ve kaybettim ama Gamboa çok daha sert yumruklara sahip'' diyor talihsiz Solis' lerden ince olanı. Bunun üzerine hemen Pacquiao maçı da gündeme geliyor ve karşılaştırmalar başlıyor ancak önemli organizatör ve büyük duayen Serhat ''thedonking'' Onals hemen patlatıyor bombayı: Ahmet' le (Öner) konuştum, önce Salido' yu yenerse JM Lopez maçı olacak Eylül gibi. Kendisine devriğimsi cümlesi için teşekkür ediyoruz.

Bir yumruğun ucundaki spor..

Yeri öpen arkadaş Paul Williams malum. Öptüren de Sergio Gabriel Martinez. Kendisi halen WBC middleweight kemeri sahibidir ki bu maçtan sonra Serhiy Dzinziruk' u da yenmiştir. Yukarıdaki videoda ring zeminini yakından incelemeden 1 yıl önceki maçta, Paul Williams garip bir puanlama ile Martinez'i yenmişti, dolayısı ile geçtiğimiz kasım ayındaki bu maç rövanş anlamı taşımakta idi. Esasen Martinez middleweight, Williams ise welterweight. Malum bu kilolarda asansör gibi takılabilir birçok boksör. İlginç olan ise Williams' ın  1.85m boya ve çok önemli bir avantaja sahip olduğu halde çok aşağı seviyelerde takılması. Bu maç özelinde, ciklet gibi yapışmadan önce de net yumruklar almış başını aşağıda tuttuğu için. Yani çok da beklenmedik bir sonuç değil maçın gidişatına göre. Yine de biraz erken olmuş diye düşünülebilir ama tek yumruk dedik ya..

Vah Solis kardeşim vah..

Bu işi yalamış yutmuş diyeceğin adamlar bile; Solis Vitali'yi zorlayacak nadir adamlardan biri vs. mealinde görüş bildirdi maç öncesi. Sanırım onlar bile daha maç başlamadan fikirlerini değiştirmişlerdir. Nitekim gördük ki Solis kardeşimiz daha Vitali'nin gözlerinden kaçıyor. Gözünden kaçtın da yumruklardan nasıl kaçacaksın paşam? Kaçamadı netekim. Vitali kaç yumruk attı dersen bilemem ben zaten bu maçtan birşey anlamadım. Tek bildiğim bir tarafta 40 kusür pro maç yapmış- beğen beğenme- şahane kariyerli bir boksör, öte yanda olimpik altınlı genç bir kübalı. Ve sadece 17 pro maça çıkmış, tek üst düzey adamla da karşılaşmamış-belki biraz Ray Austin- dolayısı ile ne olduğunu bilmediğimiz bir adam. Sonra da yok dizi döndü, yok bileği burkuldu..Yahu dizi döndü de 2si birden mi döndü, ayağa kalktığında sekiz (rakamla 8) çiziyordu herif. Onu geçtim Vitali'nin o yumruğu ise tüm bunlara sebep, e o zaman Shannon Briggs bir kamyon dayak yedi aynı adamdan hem de 12 raund. Tüm maç tek d

Çok iddialı mıyız? Tabii ki hayır..

   Önemli bir açığı, bir ihtiyacı, ülkedeki binlerce boks severi memnun edecek bir blog oluşturmak değil amaç. Herşey 1 yıl kadar önce, ülkenin önemli başarılara imza atamamış bir boksör eskisi olan sevgili dostum Serhat (misterno) ile düzenli ve düzeyli boks sohbetleri yapmamız ile başladı. Önce, spor kanallarından birinde neden bir boks programı yapmıyoruz dedik birbirimize, alkolün de etkisi ile. Yine aynı etki bizi -daha çok beni- ntvspor' a bir mail göndermeye itti. İtmez olaydı.. Cevap alamadık. Hemen vazgeçtik. 'E o zaman ben de blog yapayım' dedim kendime bir gün çay içerken ve bugünlere kadar geldik. Ha nereye mi geldik, daha bir yere gelmedik çünkü şu an çalıştığım yerden youtube a falan giremiyorum. Dolayısı ile 2 video koyayım desem, yok, imkansız. Eee, Serhat zaten teknoloji fakiri - zaten tek zenginliği gönül zenginliği-. O zaman mesai biter bitmez, sabah eve gidince ilk işim, duş dahi almadan, son Vitali-Sol(s)is maçı hakkında ilk yazıyı yazmak olacak. Şimdil