Ana içeriğe atla

Joshua vs Parker: İki testiden biri kırılır mı?

    Mart ayının son gününde, iki yenilgisiz ağır sıklet, tüm kemerlerini ortaya koyacaklar (geriye sadece Wilder' da olan WBC kalacak). Biri artık namağlup olmayacak (şüphesiz beraberlik de bir seçenek ama bence uzak bir ihtimal). Ve yine tahminimce iki testiden biri kırılacak. Yani bana göre puanla bitmeyecek bir karşılaşma olacak. Erken bir final beklemiyorum, zira her iki boksörün de en az birkaç raund birbirlerini tartmaları muhtemel. Bu seviyede iki boksörün, ünvan birleştirme maçı ise söz konusu olan, sonuca etki eden en önemli faktör; her ikisinin de ne ile karşı karşıya oldukları konusunda kesin bir fikirlerinin olmayışı diye düşünüyorum. Sonuçta benzer yaşta, fizikte ve yaklaşık aynı oyun planına sahip iki şampiyondan söz ediyoruz. Geçmişteki rakipleri açısından bakılınca Joshua' nın bir adım önde olduğunu düşünebilirsiniz. Yine popülarite, KO yüzdesi, saf güç anlamında da AJ bir tık önde belki. Ama konu, ton ya da tonlar gücünde vurabilen iki ağır sıkletin mücadelesi ise, her an herşey mümkün (Saygılar Orhan abimize).  Bu konuda benimle benzer fikirde olduklarına dair yeterli kanıt da, son basın toplantısındaki konuşmalarında mevcut.
    Joshua' ya göre; onlar bu sporun bayrak tutanları ve bu mücadeleden kaçmak, boksun heyecanını yok etmek anlamına geliyor. Rakibinin yenilgisiz bir şampiyon olduğu ve bu tür rakiplerin artık kaçınılmaz olduğunu, kafasında maçın 12 raund süreceğini düşündüğünü ama 9. raundda KO ile kazanacağını söylüyor.''Doğal olarak kaybetme korkusu var ve bu beni motive ediyor, sonuçta bir dakika içerisinde herşey değişebilir. Kendimi %110 12 raunda hazırlıyorum ama cebimde 20 sterlin olsa bunu Joshua nın KO ile kazanmasına yatırırdım'' diye ekliyor Kocaoğlan Joshua.
    Yeni Zelanda' nın gururu Parker ise; hazırım, kendime güveniyorum, her zamankinden iyiyim ve kemerleri memlekete götüreceğim diye başlıyor sözlerine. Rakibe, kariyerine, başardıklarına ve takımına saygıda kusur etmeyip ''her ikimiz de en iyi dönemimizdeyiz ve bu karşılaşma için en uygun zaman. Gencim, hızlıyım, güzelim, güçlüyüm, tarih yazacağım'' mealinde devam etmiş. Son olarak da kazanacağından emin olduğunu ancak bunun nasıl olacağına ( KO, TKO, puan?) henüz karar vermediğini ifade ediyor.
    İyi güzel de senin tahminin ne derseniz; içimden geçen, başta da belirttiğim gibi TKO ile Joshua'nın kazanması ( muhtemelen 8-10. raund arasında). Daha mantıklı gelen ise puanla rahat bir AJ galibiyeti. Parker' ın hiç mi şansı yok peki? Oran vermek gerekirse %30. Kağıt üzerinde Parker' ın avantajlı göründüğü birkaç nokta var. Birincisi toplam ringde kalınan raund sayısı, bir diğeri hız faktörü (idi). Bunu şöyle açıklamak lazım hız Parker'ın -bir ağır sıklet olarak- doğasında olan bir özellik. Jashua için ise kazanılmış ve sürecin devam ettiği bir özellik ve bu anlamda makasın her geçen gün kapandığı da bir gerçek. Buna benzer bir durum boksun temel teknikleri için de söylenebilir. Parker bu konuda da baştan beri ringde daha bir boksör gibi. Joshua ise boks programı yüklenmiş bir makineyi (Fight Night karakteri tadında)  andırırken, zaman içerisinde üzerine çok şey kattı. İşin içine saf gücü, KO potansiyelini, kondisyon konusundaki kazanımları (bkz Vlad maçı) kattığımızda, AJ e bahis yapmak daha mantıklı duruyor.
    Ekibin duayenlerinden gelen tahminlere bakalım. Kinaye ile başlıyor sözlerine Serhat Önal, ''Türk boksunun atılım içinde olduğu bu dönemde hala yetersiz İngiliz boksunu konuşuyor olmamız acı verici. Boksun bir yumruğun ucunda olduğunu söylemenin orijinal bir tarafı kalmadığı için söylemiyorum. Şampiyona karşı şampiyonun mücadelesinde tecrübeli olan şampiyonun şansını daha fazla görüyorum'' diyor ve ekliyor. ''Yüksek teknoloji ürünü olan AJ, tüm dünyanın olduğu gibi benim de favorim. Rakibi ben olsam ne yapardım? Yakına girmem, sıkıntı, uzakta kalmam, daha bir sıkıntı, ringe çıkmasan olmaz ama onun da zayıf noktası var. Hücuma güçlü çıktığında kontraya çok açık olduğu anlar var ve bazen bu konuda yavaş kalıyor. Kullanılırsa çok şey değişebilir'' diyerek sözlerini noktalıyor.
    İtalya'nın her anlamda nabzını tutan, sporun her alanında Avrupa'nın ortasından bizi anında bilgilendiren, yokluğu içimizde yara ama son projesi ile (Bafra pidesi ile Milano pizza sentezi) hepimizi heyecanlandıran Sinyor Ali ise net konuşuyor: Caşua alır, yani kesin alır demiyorum ama alabilir bence. Kendisine teşekkürlerimizi sunuyoruz.
    Son cümle; boks bir yumruğun ucundaki spordur ama Caşua'nın yumruğu bir başka, nerden baksan temiz 3 ton vuruyor adam, fena yani.
   

Yorumlar

  1. Uzun zamandır beklenen boks bloğu

    YanıtlaSil
  2. It’s a fight that you don’t want to miss. And if you are already a preparing to watch the fight online, then stop right there because we’re going to tell you the best way to watch Joshua vs Parker online on any device including PC, Mac, Xbox, PS4, Android, iPhone, and even Kodi. https://fastestvpn.com

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Edwin Valero ve aşırı acıklı hikayesi

      Her ölüm erkendir, kabul. Cemal Süreya' ya itirazımız yok ama bazılarınınki daha çok yakar içi. Azrail' in gözdesi olurlar, kısa hayatlarına en büyük sevgileri, en büyük acıları, en büyük dostlukları, en büyük başarıları ve en büyük hataları sığdırabilmis kişiler. Edwin de çok farklı bir hayat yaşamadı aslında 30 yılı bulmayan ömründe. 12 yaşında boksa başlayıp, profesyonel olduktan sonra ilk 18 maçının tamamını 1. raundlarda nakavtla kazanarak erişilmesi zor bir rekora imza attı. Gerçi rekor Tyrone Brunson tarafından daha sonra kırıldı ama bu başka bir yazı konusu. Venezuella' nın zorlu mahallelerinden birinde çocukluğunu geçiren Edwin, amatör zamanında ciddi bir motorsiklet kazasında başından yaralandı. Hatta bu beyin hasarı Amerika' da boks yapmasına engel oldu. Konsey MR raporlarına bakıp kalıcı beyin hasarı ihtimali yüzünden lisans vermeyince 2004 ten itibaren uzakdoğu ( özellikle Japonya) ve ülkesinde maçlara çıktı. Featherweightde önüne çıkan herk

Yerli ve Milli Dünya Şampiyonu - İhtimaller Denizi

     'Neredeyim bilmiyorum/Her taraf sisler içinde/Ateşim yok yanıyorum/İhtimaller denizinde' Memleketin en müstesna Rock gruplarından Yüksek Sadakat' e ait bu güfte ile bahsi geçen denizde  uzun ve zorlu parkur yüzüşünü gerçekleştirmeye en yakın sporcumuzun 3. raundun sonunda bana hissettirdikleri ne yazık ki benzer. Muhtemelen yerden kalkmaya çalışırken Avni Yıldırım da buna benzer şeyler hissetmiştir.      Yıllar yılı profesyonel boks arenasında sayıları bir elin parmağını geçmeyecek Türk boksör, bizleri bu denizden karaya ulaşma ve hatta çıktıkları karada bir yaşam formu oluşturma konusunda heyecanlandırdı. Yaşam formundan kastım, anlaşılacağı üzere, bu büyük arenada söz sahibi olacak yeni boksörler,  antrenörler, organizatörler, tesisler ve hatta turnuvalar çıkarabilmekti. Ama olmadı. Temel boks becerilerini farklı kuşaklarda göç ettikleri Avrupa ülkelerinde edinen Türk ailelerinin çocukları ve onların elde ettiği başarılar şüphesiz gurur vesilesi oldu. Fırat Arsl