Ana içeriğe atla

Eski yazar aşka gelmiş..

    Sevgili ex yazar S.Onals'ın da Manny-Rios maçı ile ilgili söyleyecekleri var. Noktaya virgüle dokunmadan paylaşıyorum.
    '' Maçın en iyi yumrukları yine Michael Buffer den geldi arkasına aldığı güzellerle bu maçın önemli bir maç önemli bir organizasyon olduğunu gözümüze soktu.
Pacquiao başlangıç yumruklarını sevmeyen hızlı bir şekilde her attığı yumruğu hedefe ulaştırmak isteyen isabetli yumrukların boksörü buna birde ters gardı eklenince farkı ortaya çıkıyor. Manny eskivi boksuna o kadar işlemiş maçı  yumruk almadan tamamlamasını ancak böyle açıklayabiliriz .Her maçın olduğu gibi bu maçın da bir favorisi vardı ve favori yedinci raunttan sonra maçı kesin kazandığını gözümüze soktu. Pacquiao’nın bu yaşına rağmen daha çok boksörün canını yakacağını söylemeye gerekyok
Rios a gelince Meksikalı olduğuna inanamadım, Meksikalı boksörlerin seriliğinden eser yok ama Türk kadar kalın kafalı bir boksör olduğunu söyleyebiliriz söyleye biliriz. Maçın öyle anları var ki Rios Ali karşısında ki  Foreman ‘a benzettim. Hele bir dördüncü raunt var ki  raunda Rios baskıyla başladı 30 saniye geçti ki Pacmann’ in yumrukları Rios’ un yüzünde patlamaya başladı kırbeş saniye sonra rios boğa pacmann matador olmuştu. Boğa ve matador benzetmesi sekizinci raunttan sonra sürmeye devam etti ve boğa onuncu rauntta kan kaybından (aldığı yumruklardan) artık vücut kontrolü yitirmişti.
Rios’ un Pacmann’ in kalemi olmadığını gördük ama böyle yürekli bir boksöre bizim gibi boks severlerin saygı göstermesi gerektiğine inanıyorum. Manny’ nin boksuna Rios’un yüreğine sağlık.''

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Edwin Valero ve aşırı acıklı hikayesi

      Her ölüm erkendir, kabul. Cemal Süreya' ya itirazımız yok ama bazılarınınki daha çok yakar içi. Azrail' in gözdesi olurlar, kısa hayatlarına en büyük sevgileri, en büyük acıları, en büyük dostlukları, en büyük başarıları ve en büyük hataları sığdırabilmis kişiler. Edwin de çok farklı bir hayat yaşamadı aslında 30 yılı bulmayan ömründe. 12 yaşında boksa başlayıp, profesyonel olduktan sonra ilk 18 maçının tamamını 1. raundlarda nakavtla kazanarak erişilmesi zor bir rekora imza attı. Gerçi rekor Tyrone Brunson tarafından daha sonra kırıldı ama bu başka bir yazı konusu. Venezuella' nın zorlu mahallelerinden birinde çocukluğunu geçiren Edwin, amatör zamanında ciddi bir motorsiklet kazasında başından yaralandı. Hatta bu beyin hasarı Amerika' da boks yapmasına engel oldu. Konsey MR raporlarına bakıp kalıcı beyin hasarı ihtimali yüzünden lisans vermeyince 2004 ten itibaren uzakdoğu ( özellikle Japonya) ve ülkesinde maçlara çıktı. Featherweightde önüne çıkan herk

Joshua vs Parker: İki testiden biri kırılır mı?

    Mart ayının son gününde, iki yenilgisiz ağır sıklet, tüm kemerlerini ortaya koyacaklar (geriye sadece Wilder' da olan WBC kalacak). Biri artık namağlup olmayacak (şüphesiz beraberlik de bir seçenek ama bence uzak bir ihtimal). Ve yine tahminimce iki testiden biri kırılacak. Yani bana göre puanla bitmeyecek bir karşılaşma olacak. Erken bir final beklemiyorum, zira her iki boksörün de en az birkaç raund birbirlerini tartmaları muhtemel. Bu seviyede iki boksörün, ünvan birleştirme maçı ise söz konusu olan, sonuca etki eden en önemli faktör; her ikisinin de ne ile karşı karşıya oldukları konusunda kesin bir fikirlerinin olmayışı diye düşünüyorum. Sonuçta benzer yaşta, fizikte ve yaklaşık aynı oyun planına sahip iki şampiyondan söz ediyoruz. Geçmişteki rakipleri açısından bakılınca Joshua' nın bir adım önde olduğunu düşünebilirsiniz. Yine popülarite, KO yüzdesi, saf güç anlamında da AJ bir tık önde belki. Ama konu, ton ya da tonlar gücünde vurabilen iki ağır sıkletin mücadelesi

Yerli ve Milli Dünya Şampiyonu - İhtimaller Denizi

     'Neredeyim bilmiyorum/Her taraf sisler içinde/Ateşim yok yanıyorum/İhtimaller denizinde' Memleketin en müstesna Rock gruplarından Yüksek Sadakat' e ait bu güfte ile bahsi geçen denizde  uzun ve zorlu parkur yüzüşünü gerçekleştirmeye en yakın sporcumuzun 3. raundun sonunda bana hissettirdikleri ne yazık ki benzer. Muhtemelen yerden kalkmaya çalışırken Avni Yıldırım da buna benzer şeyler hissetmiştir.      Yıllar yılı profesyonel boks arenasında sayıları bir elin parmağını geçmeyecek Türk boksör, bizleri bu denizden karaya ulaşma ve hatta çıktıkları karada bir yaşam formu oluşturma konusunda heyecanlandırdı. Yaşam formundan kastım, anlaşılacağı üzere, bu büyük arenada söz sahibi olacak yeni boksörler,  antrenörler, organizatörler, tesisler ve hatta turnuvalar çıkarabilmekti. Ama olmadı. Temel boks becerilerini farklı kuşaklarda göç ettikleri Avrupa ülkelerinde edinen Türk ailelerinin çocukları ve onların elde ettiği başarılar şüphesiz gurur vesilesi oldu. Fırat Arsl